Çocuğumuz İçin En Doğru Okul Seçimi

Çocuğumuz İçin En Doğru Okul Seçimi

Eskiden çoğu çocuk devlet okullarında ücretsiz eğitim alırdı. Özel okula gitmek adı üstünde daha özel bir durumdu. Ancak günümüzde özel okulların sayıları arttı. Ebeveynlerin değişen yaşam koşulları ile birlikte okullardan olan beklentileri yükseldi. Aileler çocuklarının gelecekleri ile ilgili endişeli. İmkânlarını zorlamak pahasına çocukları için en iyi geleceği hazırlamaya çalışıyorlar. Gelecek endişelerini ise çocuklarını en iyi okullara göndererek bertaraf etmeye çalışıyorlar.

En pahalı, marka okul mu? En iyi yetiştiren okul mu?

Diğer yandan özel okulların fiyatları ailelerin bütçelerini zorluyor. Cep yakan okul ücretleri her sene daha da zamlanıyor. Kulağa fahiş gelen fiyatlar eğitim sektöründe giderek normalleşiyor. Bu durum çocuklarının geleceği için endişeli olan aileleri daha da endişelendiriyor. Onları en iyi okullara... Yani “en pahalı” ve “en marka” okullara gönderemezler ise kendilerini yetersiz hatta suçlu hissediyorlar. Çocuklarını bu okullara kaydettiremediklerinde onların hayata 10-0 geriden başlayacaklarından korkuyorlar. 
  • Çocuklarının gelecekte kariyerlerinden, 
  • Ekonomik durumlarına... 
  • Hatta ileride evlenecekleri kişilerin sosyo ekonomik profiline kadar... 
Tüm yaşam deneyimlerinin büyük ölçüde gidecekleri okulun adına göre belirleneceğini düşünüyorlar. Bu yaygın varsayım “Evladımın tahtını yaparsam bahtını da yapmış olurum.” inancını zihinlere kazıyor.

İmkan mı marifet mi?

Öncelikle kaliteli bir ortamda kaliteli bir eğitim almanın önemi yadsınamaz. 

  • Yabancıl dil, 
  • Sanat,
  • Spor becerileri... 
  • Üniversite sınavı başarısı... 
  • Çocukların potansiyellerini gerçekleştirmelerine zemin hazırlayan imkânlar... 
  • Çocuklara okulu sevdirecek güzel mi güzel kampüsler... 
Tüm bunlar özel okulların çocuklara sağlayacağı başlıca kazanımlar ve imkânlar. Şüphesiz her biri belirli ölçülerde önemli ve kıymetli kazanımlar. Dolayısıyla imkânları ölçüsünde her ailenin çocuğunu iyi bir okula göndermek istemesi çok doğal. Ancak hiçbiri çocukların gelecekte mutlu, başarılı, ekonomik olarak güçlü hatta özgüvenli bireyler olmalarını garantilemiyor.

Üniversite derecesi, sadece özel okullara has bir durum değil...

Hemen hemen herkesin çevresinde bizzat şahit olduğu başarı ve başarısızlık öyküleri vardır. Bu öyküleri biraz daha yakından incelemeye ihtiyaç var. Yaşam deneyimlerine yakından baktığımız zaman “en pahalı” ve “en marka” okullara giden çocukların otomatikman başarılı olmadığı... Ya da kısıtlı imkânlar ile yetişen her çocuğun da kaçınılmaz olarak başarısız olmadığı görülecektir. Haberlerde izlediğimiz üniversite sınavlarında Türkiye derecesi yapan çobanlar herkesin malumu. Ancak öyküler derece yaban çobanlarla sınırlı değil.

En prestijli kolejlere giden, birçok yabancı dili ana dili gibi konuşan ve hatta en iyi üniversitelerden birinden mezun olan bir adam... Kalabalık bir sofrada karısı tarafından herkesin içinde kendini aşağılanırken buluyor. Kadın; “Aman aman gözünüzü seveyim siz bir daha iş falan kurmaya kalkmayın. Karılarınızın tırnaklarıyla kazıyarak zor bela kazandığı paraları da daha fazla batırmayın.” Diyor adama. Ve adamın eşi tarafından herkesin içinde aşağılanışının acısını... Dahası hissettiği yetersizlik duygusunu telafi etmeye hiçbir diploma yetmiyor. En afili okullun diploması bile...

Üniversiteye Türkiye derecesiyle giren... O prestijli üniversiteyi yine dereceyle bitiren genç kadın... Hayata atıldığında maalesef aynı başarıyı sergileyemiyor. Girdiği işyerlerinde yöneticileri ile ve iş arkadaşları ile sıkıntılar yaşıyor. Kapılar suratına kapanmaya başlıyor. Dahası kariyerindeki hayal kırıklıkları özel hayatında da devam ediyor. Düğüne haftalar kala nişan atmak zorunda kaldığında... “Neden tüm bu talihsizlikler beni buluyor?” diyerek kara talihinden dem vuruyor.

İmkan az, seçenek de az...

Bir genç, babası devlet memuru olduğu için onunla beraber yıllarca karış karış Anadolu’yu geziyor ve imkânlar kısıtlı. Gittiği küçük şehirlerde okul seçeneği az. Tüm eğitim hayatını devlet okullarında tamamlıyor. Çalışkan, azimli ve güler yüzlü. Üniversiteden mezun olduktan sonra ilk kez 25 yaşında İngilizce öğrenmeye başlıyor. Sonrasında ise çok akıcı ve çok iyi İngilizce konuşuyor. Gencecik yaşında kendi ofisini kuruyor. Birçok başka gence istihdam sağlıyor. Yine genç yaşta ekonomik güce kavuşuyor. Mutlu bir evlilik ve iki çocukla beraber parmakla gösterilen bir aile babası oluyor. 

Ve daha niceleri... Bu öyküler elbette çocuklarımıza iyi bir eğitim aldırmayalım anlamına gelmiyor. Sadece bize mutluluğun ve başarının okul diploması ile belirlenmediğini hatırlatıyor.

Eğitim hayatı olmaz. Hayatın içinde eğitim olur. 

Çocuklarımızı hayata hazırlarken düşülecek en büyük yanılgı... Eğitimin okullarla sınırlı olduğunu düşünmek olur. Başarı ve mutluluk getiren birçok yaşam becerisi aslında ailede kazanılıyor. Çocuklar anne babalarının söylediklerinden ziyade... Anne babalarının ne yaptıklarına bakıyor ve onları modelliyorlar. 

Anne babası her çocuğun ilk kahramanlarıdır. Ve çocuklar kahramanlarına benzemek isterler. O yüzden anne babaların çok büyük bir sorumluluğu var. Çocuklarının sahip olmalarını istedikleri erdemlere evvela kendilerinin sahip olmaları gerekiyor. Ve bu erdemleri ailelerinde yaşatmaları... Bu sorumluluk okul taksitlerinden daha fazla dert edilmesi gereken bir konu. Maalesef bugün ekran karşısında hipnotize olmuş çocuklar çizgi film karakterlerini kahramanları olarak görüyor. Kimisi aynı evin içinde anne babasının suratını bile doğru düzgün görmüyor. 

Oysa her şeyden önemlisi... 

Bu çocukların örnek alabilecekleri... 

Ayak izlerini takip edebilecekleri... 

Onlara rehberlik edecek anne babaları olmasıdır. 

Öksüz ve yetimlerimizin ise onların ellerinden tutacak büyükleri olması... 

Ve bu okulların sorumluluğu değil, hepimizin sorumluluğu...

Herkesin ortak derdi var...

Ve belki de en önemlisi çocuklarımıza erken yaşta sorumluluk bilincini kazandırmak... Hayatta ancak emek verilerek bir şeyler elde edilebileceği gerçeğini onlara öğretmek. Bugün öğretmenlerin... Velilerin... Şirketlerde yöneticilerin ortak bir derdi var... 

“Şimdiki gençlik rahatlarına çok düşkün.  Hazlarından asla vazgeçmiyorlar. Her şeyin en iyisine layık olduklarına inanıyorlar. Aşağısını beğenmiyorlar... Ama zora gelmek de istemiyorlar.” 

Birilerinin gençlere hayatta böyle bir denklem olmadığını öğretmesi gerekiyor. Hayatta başarılı olmak için ızdırap çekmeye gerek yok, kabul. Ancak hiçbir alanda emek vermeden başarı elde etmek mümkün değil. Emek vermeden bir noktaya varılsa bile orada kalıcı olmak mümkün değil... Bir konuda emek vermek ise... İnsanın konfor alanından çıkmasını... Kendisini zorlamasını... Anlık hazlarından bir miktar vazgeçmesini gerektirir... 

Hayatta kazanılması gereken tek sorumluluk ise ders çalışmak değildir. Çocuklarımız bu gerçeği idrak etmedikleri müddetçe... 30 yaşına geldiklerinde birileri halen onların kirli çoraplarını çamaşır sepetine atmak zorunda kalacak... Birilerinin ise onlara küstahlığın ve benmerkezciliğin... Özgüven ve öz değer anlamına gelmediğini öğretmesi gerekecek. Okul kampüslerinden dışarı adımını attıkları anda gerçek hayat başlıyor. 

Çocukları okullara ve sınavlara hazırlamadan evvel hayata hazırlamak gerek...


Deneyimsel Tasarım Öğretisi Nedir?

&

İnsanoğlu var olduğundan beri amacı hiç değişmemiştir.

Mutlu olmak, başarı olmak ve iyi ilişkiler kurmak…

  Deneyimsel Tasarım Öğretisi seminerlerinden;

“Kim Kimdir”,” İlişkilerde Ustalık” ve “Başarı Psikolojisi” sinde paylaşılan bilgiler,  kişiyi dününe göre daha mutlu ve başarılı yapar.  Deneyimsel tasarım öğretisi Seminer konuları; tüm zamanlar, tüm konular ve tüm insanlar için geçerlidir.


"Milyarlarca insan içinde bir kişinin ne önemi olabilir ki? Bunun cevabını o bir kişiye sorun..." 

Yahya Hamurcu 


 

Yorumlar

  1. Günümüzün temel problemlerinden biri… Çocukları kaliteli okula göndermek onların kalitesini arttırmaz. İdrak edebilenlerden olmak dileğiyle, çok güzel bir yazı yazanın emeğine sağlık..

    YanıtlaSil
  2. Evlat yetiştirmekle büyütmek arasında fark var. Evlatlarımızı güzel yetiştirenlerden olmak umuduyla… elinize sağlık..☘️🌸

    YanıtlaSil
  3. Emeğinize sağlık, okulsecimi gercekten aileler için çok önemli bir konu. Ben dünyada kadar para harcıyorum al bénim çocuğumu yetiştir demekle olmuyor. Hayatın içimde o çocuk yetişiyor.

    YanıtlaSil
  4. Hayatın içinde yetişmek hayata yetiştirmek ne güzeldir

    YanıtlaSil
  5. Çocuğumuzun geleceği anne ve babaların seçimleriyle şekilleniyor
    Çok güzel bir yazı önce anne babanın farkındalıklarının artırılması önemli istelere göre değil ihtiyaca göre seçim önemli
    Çok güzel yazılmış bir yazı

    YanıtlaSil
  6. Artık günümüzde herkes birbirinin hayatını gözlemler olduğu için insanların kıyasları çok değişti, önemli olan problemini çözen çocuk yetiştirebilmek ve de ahlaklı, yazı güzel noktalara değinmiş, emeğinize sağlık…

    YanıtlaSil
  7. Şuan ki ailelerin içinde bulunduğu yanılgıları o kadar güzel anlatmışsınız ki..
    İmkanlar sunarak,iyi bi hayat iyi bir gelecek hazirladigimizi zannediyoruz.

    YanıtlaSil
  8. Emeğinize sağlık.
    Çocuklarımız, en değerli varlıklarımız. Bazen onları oldukları gibi değil de olmasını istediğimiz gibi görüyoruz. İşte sıkıntı da orada başlıyor. Duygusal olgunluklarıyla
    bilişsel yeterliliklerini ayıt edemediğimizde en iyi okul bile, tüm aile için kabusa dönebiliyor.
    Bunun yanı sıra yetiştirmeye çalıştığımız çocuklarımızın gelişiminde normal olan her davranışını abartmamız. Anne dedi alkış, yemek yedi alkış vs. Prensler, prensesler... Gerçek hayata girince tokat yemiş gibi oluyorlar. Biz ebeveynler yazık etmeyelim en değerli varlıklarımıza. Çok güzel noktalara değinmişsiniz. Elinize, düşüncelerinize sağlık.

    YanıtlaSil
  9. Eline diline sağlık günümüz eğitim durumunu yansitan ve ebeveynlerin dikkatini çeken tam tespit olmuş.

    YanıtlaSil
  10. Cok guzel bir yazi olmus.
    Ellerinize saglik

    YanıtlaSil
  11. Kimileri için çok iç ferahlatan kimileri içinde aynı zamanda günümüz okul, eğitim karmaşasında yön bulmaya yardımcı bir makale... Her yönü ile irdelemişsiniz sonsuz teşekkürler🙏🏻

    YanıtlaSil
  12. çok güzel yazılmış. teşekkür ederim

    YanıtlaSil
  13. Harika bir yazı emeğinize kaleminize sağlık

    YanıtlaSil
  14. Nurhan Eroğlu20 Kasım 2022 12:37

    Eğitim hayati olmaz hayatın içinde eğitim olur. Ne kadar doğru bir cümle


    YanıtlaSil
  15. Elinize emeğinize sağlık.🌺Gerçek okul aile..Umarım bu yazıyı okuyan bunun bilincine varır..

    YanıtlaSil
  16. Elinize sağlık

    YanıtlaSil
  17. Elinize sağlık

    YanıtlaSil
  18. önemli olan çocuğu sınava değil hayata hazırlamak... çok doğru. teşekkürler

    YanıtlaSil
  19. Elinize emeğinize sağlık cok güzel bir yazı olmuş 🌸

    YanıtlaSil
  20. "Eğitim hayatı olmaz, hayatın icinde eğitim olur"cümlesi herşeyi özetlemiş... Elinize sağlık

    YanıtlaSil
  21. Elinize emeğinize sağlık. Gerçek aile okul hakikaten .

    YanıtlaSil
  22. Ellerinize saglik

    YanıtlaSil
  23. Elinize emeğinize sağlık

    YanıtlaSil
  24. Ellerinize saglik...

    YanıtlaSil
  25. Elinize emeğinize sağlık

    YanıtlaSil
  26. Farkındalık yaratan insanlara okul.s3cimi konusunda bilinç kazandıran bir makale olmuş

    Yüreğinize sağlık...

    YanıtlaSil
  27. Çok güzel bir yazı ellerinize sağlık

    YanıtlaSil
  28. Elinize emeğinize sağlık hocam güzel bir yazı olmuş🌸

    YanıtlaSil
  29. Gerçek mutluluğun, gerçek başarının ne kadar önemli olduğunu anlatan çok güzel bir makale olmuş.
    Ellerinize sağlık

    YanıtlaSil
  30. gercekten yetirstirmek.... Elinize saglik cok guzel bir makale

    YanıtlaSil
  31. Ebeveynlerin kaygılandığı konulara çok iyi değinmişsiniz elinize emeğinize sağlık
    Önemli olan çocuğumuza her türlü imkanı sunmak değil, hayata hazırlamak.

    YanıtlaSil
  32. Eğitim hayatı olmaz. Hayatın içinde eğitim olur.
    Ne kadar doğru bir cümle.
    Maalesef fanusta yetişmiş, neredeyse 30 yaşına kadar hayatında sorumluluk almamış çocuk büyütmüş oluyoruz. Yetiştirmiş olmuyoruz.
    Elinize sağlık ihtiyaç gideren bir yazı olmuş.

    YanıtlaSil
  33. Okulu sadece belli bir dönem olarak görmek ve bu dönemde çocuklarımıza en iyisini vermeye çalışmak ne kadar doğru? Eğer öyle ise hayat okulunda ne yapacak çocuklarımız? Gerçekten mutlu ve başarılı olabilecekler mi? Çok güzel bir anlatım, emeklerinize sağlık…

    YanıtlaSil
  34. çocuğu özel okula gönderemedim diye kendini yetersiz hisseden ebeveynler için çok aydınlatıcı bir yazı olmuş. Teşekkür ederim

    YanıtlaSil
  35. Çocuğun yetişmesine odaklanabilmek doğru olan, elinize sağlık güzel bir yazı olmuş

    YanıtlaSil
  36. Doğru bilinenlerin yanlış yanlış bilinenlerin doğru olduğu bir dönemde çok güzel farkındalık oluşturan bir yazı emeğinize sağlık

    YanıtlaSil
  37. Günümüzün en kanayan yaralarından biri çocukların hayata bu kadar duyarsız kalması...Yeterki en iyi okullarda okusun diye ödenen o kocaman rakamların, ne yazık ki onları o kadar bedelsiz hale getirmesi...Elinize emeğinize sağlık. Bilincimizin açılmasın vesile olacak bir yazı...

    YanıtlaSil
  38. Günümüz dünyasında önceliklerimizi doğru belirliyor olmak çok kıymetli gerçekten. Önemli olanın evlatlarımızı yetiştirebilmek olduğunu, onları yetiştirirken de temelde dikkat etmemiz gereken asıl meselenin ne olduğunu çok iyi kavrıyor olmamız gerek. Bizlere bu konuda yol gösterici olan güzel bir makale.👏🏻

    YanıtlaSil
  39. Hayatta kazanılması gereken tek sorumluluk ders çalışmak değildir.
    Okulların girişine yazınası cümle

    YanıtlaSil
  40. Emeklerinize sağlık çok farkındalıklar oluşturan bir yazı olmuş
    Çocukları okullara ve sınavlara hazırlamadan evvel hayata hazırlamak gerek...

    YanıtlaSil
  41. Ellerinize sağlık çok anlaşılır bir yazı🌿

    YanıtlaSil
  42. Elinize sağlık

    YanıtlaSil
  43. “Eğitim hayatı olmaz, hayatın içinde eğitim olur”.

    YanıtlaSil
  44. Kaleminize sağlık hocam

    YanıtlaSil
  45. Algilarimizi acmamizi saglayan yeniden gercegi bulmak icin kendimize sorular sormamizi saglayan bir yazi olmus, elinize saglik

    YanıtlaSil
  46. Okul seçimi biz ebeveynleri en çok zırlayan şey. Aydınlatıcı olmuş . Çok teşekkürler

    YanıtlaSil
  47. Allah bedellerinizi kabul etsin

    YanıtlaSil
  48. Cocuk egitimi kadar zor bir surecte yardiminiz icin teşekkürler

    YanıtlaSil
  49. Emeğinize sağlık çok güzel bilgiler vermişsiniz maalesef anne babalar çocuk larına toplum a faydalı bir birey olarak yetiştirmeleri gerekirken evlat larıyla özel okul özel eğitim alarak toplum da saygınlığı olacağı nı düşünüyor lar.

    YanıtlaSil
  50. Sanırım en büyük eksikliği bu konuda yaşadık "İnsanın bu hayatta kontrol edebileceği tek kişi kendisidir."

    YanıtlaSil
  51. Kaleminize sağlık ihtiyaç gören çok faydalı bir yazı olmus

    YanıtlaSil
  52. "çocukları sadece okullara, sınavları değil hayata hazırlamak lazım" ne kadar güzel bir hatırlatma

    YanıtlaSil
  53. Günümüz problemine çok güzel yazı olmuş 🙌🏼

    YanıtlaSil
  54. Emeklerinize sağlık hocalarim... Yetiştirmenin önemini kavrayabilenlerdenn olmak dileğiyle ...

    YanıtlaSil
  55. Büyütmek mi yetistirmek mi? Yine algimizi acan bir makale

    YanıtlaSil
  56. çok Güzel yazılmış emeğinize sağlık

    YanıtlaSil
  57. Eğitim hayatı olmaz. Hayatın içinde eğitim olur. Bunu yapabilmek hayata hazirlamak

    YanıtlaSil
  58. Elinize saglik

    YanıtlaSil
  59. İnşallah. emeğinize sağlık

    YanıtlaSil
  60. ellerinize sağlık

    YanıtlaSil
  61. Eskiden çocukları öncelikle hayat hazırlarlardı günümüzde gerçekten sorumluluk bilincini veriyor çok önemli
    Güzel farkındalıklı bir yazı olmuş kaleminize sağlık🌹

    YanıtlaSil
  62. Cocuklarin ailelerinin yaninda hayatlarinin stajini yapmalari gerekir. Gunumuzde ebeveynler olarak en cok zorlandigimiz konu. Ve buna bizim iyi niyetlerle baslayan ancak olumsuz sonuca goturen yanlislarimiz itiyor.
    Dilerim duzeltebiliriz...
    Kaleminize saglik 🌸

    YanıtlaSil
  63. Elinize sağlık..

    YanıtlaSil
  64. Kaleminize saglik.

    YanıtlaSil
  65. OZLEM KARAOĞLAN29 Kasım 2023 22:04

    Bir ebeveyn olarak çocuğumuzu iyi okullara gönderince, eğitim işini çözdüğümüzü zannetmemiz ilk yanılgımız…oysaki ona sunulan imkanlar değil, çocuğun verdiği emek ve aldığı sorumluluklardır hayatta başarıya götüren şey…çok güzel anlatmışsınız kaleminize sağlık🌸

    YanıtlaSil
  66. İmkan az, seçenek de az...

    YanıtlaSil
  67. “Emek vermeden bir noktaya varılsa bile orada kalıcı olmak mümkün değil...” biz bu gerçeği anlayıp yaşamımıza geçiremedikçe, bugünün popüler kariyeri fenomenlik hayali çocukları peşinden sürüklemeye devam edecek.

    YanıtlaSil

Yorum Gönder