Seçimlerin ve Yaşam Alışkanlıklarının Önemi
Ayşe alarmını üçüncü kez erteledi. Artık işe vaktinde gidemeyeceği belliydi ama yine de yerinden kalkacak enerjiyi kendinde bulamıyordu. “Ne vardı sanki bütün sezonu bir gecede izleyecek… Kaçıyor muydu? Sabahın 4’üne kadar dizi izledikten sonra nasıl bütün gün uyanık kalacağım?” diye iç geçirdi. Alarmının dördüncü çalışıyla kendini yataktan attı. Dolabı açıp bir süre kıyafetleriyle bakıştı. Ne giyeceğine karar veremiyordu. “En pratik ne giyebilirim?” diye düşündü ama ütülemeden giyebileceği tüm kıyafetleri kirli sepetindeydi. Bulduğu ilk gömleği alıp ütülemeye girişti. Bu kez de bir anlık dalgınlıkla gömleği yaktı.
“İnanamıyorum! Bu kadar şanssızlık olamaz. Niye her şey ters gidiyor?”
Başka bir gömlek aldı. Bu sefer daha dikkatli davrandı ve ütünün ısı derecesinin çok yüksek olduğunu fark etti. Başına gelenin şanssızlıktan değil dikkatsizlikten olması daha iyi hissettirmemişti.
Sonunda üstünü giyinip kendini evden dışarı atmayı başardı. Otobüs durağına varmak üzereyken cüzdanını evde unuttuğunu fark edip geri döndü. Durağa tekrar geldiğinde otobüsünü kıl payı kaçırmıştı.
“Zaten geç kalmıştım. Şimdi otobüsü de kaçırdım. İyice geç kalacağım. Ahmet Bey yine geç kaldığımı görürse yandım. Yakalanmadan masama geçebilir miyim acaba? Mesai bu kadar erken başlamak zorunda mı sanki? Hiçbir şey de yiyemedim. Karnım gurulduyor. Öğlene kadar nasıl dayanacağım şimdi. Hava da ne kadar soğukmuş. Güneş var diye çok ince giyinmiştim. Bir gün sıcak, bir gün soğuk. Hiç belli olmuyor ki!”
Yine geç kaldı...
Ayşe bu düşüncelere dalmışken otobüs geldi. Otobüse binmeye çalışırken itiş kakış arasında önündeki adama çarptı. Adam “Önüne baksana kardeşim!” diye onu azarladı. “Bilerek vuruyorum sanki! Beni de arkadan itiyorlar herhalde!” Tartışma otobüse binmeye uğraşanların etkisiyle kesilmek zorunda kaldı. Sıkış tıkış bir otobüs yolculuğunun sonunda ofise vardı. Yarım saat geç kalmıştı. Asansörden çıktığında patronu Ahmet beyle karşılaştı. Ahmet Bey imalı bakışlarla “Günaydın.” dedi. Yine yakalanmıştı Ayşe. “Ne kadar kötü bir gün…” diye geçirdi içinden.
Sandalyesine yerleşirken yanındaki masada oturan iş arkadaşı Neşe tebessümle “Günaydın!” dedi. “Sabahın köründe nasıl bu kadar enerjik ve mutlu olabiliyor?” diye hayret etti Ayşe.
Neşe güneşin doğmasına az bir vakit kala kendiliğinden uyanmıştı. Her gün aynı saatte kalktığı için artık vücudu alışmıştı. Alarm kurmaya bile ihtiyaç hissetmiyordu. Yataktan kalkıp elini yüzünü yıkadı. Odasını havalandırmak için pencereyi açtı. Kışın yaklaşmasıyla havalar da iyice soğumuştu. İçinden “Bugün hava soğuk olacak belli ki, sıkı giyineyim.” diye geçirdi.
Biraz kitap okuduktan sonra kahvaltısını yaptı. Önceki akşam kıyafetlerini ütülemiş ve çantasını hazırlamıştı. Giyinip evden çıkması çok uzun sürmedi. Çıkarken paltosunu giymeyi de ihmal etmedi. Durağa geldiğinde çok beklemeden otobüs göründü. Otobüse binerken kargaşada omzuna çarptığı teyzeden hemen özür diledi. Teyze “Önemli değil evladım.” diye karşılık verdi tebessümle.
Erken kalkan yol alır...
Otobüsün işyerine gelmesine iki durak kalmıştı. Neşe saate baktı. Hala bolca vakti vardı. Otobüsten inip yürümeye karar verdi. Hava soğuk olmasına rağmen güneş insanın içini ısıtıyordu. Sarılı turunculu kuru yapraklar kaldırımı kaplamıştı. Attığı her adımda ezilen yaprakların sesi ve ağaçlar dalları arasından süzülen güneş Neşe’ye huzur veriyordu. “Ne kadar da güzel bir gün…” diye geçirdi içinden.
Ofise gelip çalışmaya başladıktan bir süre sonra mesai arkadaşı Ayşe, oflayarak kendini sandalyesine bıraktı.
“Günaydın!” dedi Neşe.
“Sana da…” dedi Ayşe hayattan bezmiş bir vaziyette.
Neşe ve Ayşe'nin yaşam stilleri o kadar birbirinden farklıydı ki... Onların hayatları omuz omuza duran ama birbirleriyle kesişmeyen iki ayrık küme gibiydi.
Ufak ama istikrarlı adımlar büyük dönüşümler için zemin hazırlar.
Milyonların hayran olduğu ünlü bir şarkıcı katıldığı televizyon programında şöyle söylüyor: “Sürekli kendimi değiştirmeye çalıştım, sürekli kendimle uğraştım. Yoruldum kendimden, bıktım kendimden.”
İnsan kendinde ve hayatında sürekli bir şeyleri değiştirmek ister. Her sene yılbaşı yaklaşırken yeni ajandalar ile birlikte yeni başlangıçlar yapmayı planlar. Büsbütün her şeyin değişmesini ve daha iyiye gitmesini temenni eder. Hayalleri gerçek olsun diye dua eder. Nihayetinde hayatında mucizevi ve büyük dönüşümlerin gerçekleşmesini bekler.
- İnsanın hayat kalitesini arttırmak istemesi...
- Hayatında yolunda gitmeyen şeyleri düzeltmek istemesi...
- Bir şeylerin daha iyi gitmesini temenni etmesi...
Tüm bunlar çok doğal isteklerdir.
Yaradılış itibariyle insan, sürekli olarak kendisini geliştirmek ve kendini aşmak üzere yaratılmıştır. Ancak insan hayalini kurduğu o dönüşümü nasıl gerçekleştireceğini bir türlü bilemez. Yapmak istediği birçok şey vardır ama nereden başlayacağını bilemez. Yapılacaklar listesi geceden suya konmuş nohutlar gibi kafasının içinde şişer. Bu sefer yapılacaklar git gide insanın gözünde büyümeye başlar. İnsan nereden başlayacağını şaşırır hale gelir.
Sihirli değnek yok...
Oysa o mucizevi dönüşümler hayatımızda yapacağımız ufacık değişiklikler ile gerçekleşir. Eski bir pilot uçuş deneyimleri ile ilgili şunu söylemektedir: “Uçağın yönünde yapacağınız bir milimlik bir değişiklik o uçağın yere çakılmasına ya da irtifa kazanmasına sebebiyet verir.” Tıpkı bir uçak gibi... Bir milimlik değişikliklerle insanın hayatında köklü ve büyük dönüşümler gerçekleştirmek mümkündür. Hiç kimsenin hayatı sihirli bir değnek değmişcesine bir andan kendiliğinden değişmez. Ancak insan o ufak değişimlerin büyük dönüşümler getireceğine bir türlü inanamaz. O yüzden de o ufak değişimleri yapmak için öz disiplin göstermez.
Hiçbir şey birden bire olmaz...
Isınan su bir anda kaynamaya başlar. Ve böylece su buhara dönüşür. Kaynama bir anda gerçekleşir ama onun öncesinde görünmeyen bir hazırlık süreci vardır. Su kaynama noktasına kadar yavaş yavaş ısınmıştır. Buharlaşan su misali... Dönüşüm gerçekleşene kadar her insanın yavaş yavaş ısınmaya ihtiyacı vardır.
Alışkanlıklar insanın hayat kalitesini belirler...
Bir insanın akşam yemeğini erkenden bitirmesi... Yatış saatini erkene çekmesi... Yatmadan önce saatlerce mavi ekrana bakmak yerine kitap okuması... Her gece yatmadan evvel duşunu alması... Sabah güneş doğmadan güne başlaması... Her gün düzenli açık havada yürüyüş yapması... Geceden ertesi gün giyeceği kıyafetlerini ve çantasını hazırlaması... Sağlıklı beslenmek adına yediklerinde ufacık bir değişiklik yapması... Her ay ufacık bir miktar bile olsa kenara ayırıp para biriktirmesi... Her ay bir koli ile ya da bir paket mercimek ile ihtiyaç sahiplerinin yüzünü güldürmesi... Şikayet orucuna girmesi... Harcamaları kontrol edip bir bütçe oluşturması... Ve daha niceleri.
Bunların hepsi birer alışkanlıktır. Alışkanlıklar insanın hayat kalitesini belirler. Bir davranışı alışkanlık haline getirmek için kararlılıkla ve öz disiplin ile o davranışı tekrar etmek gerekir. İnsan hayatında o alışkanlığı oturtana kadar zorlanır. Ancak bir kez o alışkanlığı kazandığında artık onu yapmak o kişi için hem kolay hem çok daha keyifli olacaktır.
İki Karpuz Bir Koltuğa Sığmaz...
İki karpuz bir koltuğa sığmaz atasözü büyüklerimizden bize miras kalan kıymetli bir tavsiyedir. Önemli bir işi başarmak için gayretimizi bir hedefe yöneltmemiz ve gücümüzü farklı farklı hedeflerde dağıtmamız gerektiğini anlatır bize.
Keza insanın en büyük hatalarından bir tanesi tüm yaşam alışkanlıklarını aynı anda değiştirmeye çalışmak... Ve bu değişimin bir anda gerçekleşmesini beklemektir... Oysa insan ancak bir alışkanlığı hayatında oturttuğunda yeni bir alışkanlık kazanma sürecine başlamalıdır.
Ufak değişiklikler...
Sadece gece yatış ve sabah kalkış saatlerini düzenlemek bile insana tahmin ettiğinden çok daha fazla yol kat ettirir. Bir güne nasıl başlayacağız? Gecikmiş olmanın telaşı ve gerginliği ile mi? Yoksa erken kalkan yol alır misali sakin ve emin adımlarla mı? Bir güne nasıl başladığımız domino taşları misali aslında o günümüzün nasıl gelişeceğini de belirler.
Hayatımızda yaptığımız ufak değişiklikler hayatımızın tüm alanlarını etkiler. Ama olumlu ama olumsuz yönde... Bu etkinin olumlu mu olumsuz mu olacağını ise her an yaptığımız seçimlerimiz belirler. “Seçim” denilince genellikle akla hayat memat meselesi teşkil eden kritik kararlar gelir. Aslında gece hangi saatte yatacağımız ve sabah hangi saatte kalkacağımız... O diziyi izleyip izlemeyeceğimiz... Açıp beş sayfa kitap okuyup okumayacağımız... O kızartmanın üstüne o çikolatalı pastayı yiyip yemeyeceğimiz... Mağazada markette o gereksiz alışverişi yapıp yapmayacağımız da bir seçimdir. Ve farkında olmasak da... Esasında büyük resme baktığımızda hepsi hayat ve memat meselesidir.
Ve bu son satırlara kadar ulaşabildiysek ne mutlu bize... Çünkü bizi bu son satırlara kadar ulaştıran şey ilk satırlarda yaptığımız seçimimizdir.
Deneyimsel Tasarım Öğretisi Nedir?
&
İnsanoğlu var olduğundan beri amacı hiç değişmemiştir.
Mutlu olmak, başarı olmak ve iyi ilişkiler kurmak…
Deneyimsel Tasarım Öğretisi seminerlerinden;
“Kim Kimdir”,” İlişkilerde Ustalık” ve “Başarı Psikolojisi” sinde paylaşılan bilgiler, kişiyi dününe göre daha mutlu ve başarılı yapar. Seminer konuları; tüm zamanlar, tüm konular ve tüm insanlar için geçerlidir.
"Milyarlarca insan içinde bir kişinin ne önemi olabilir ki? Bunun cevabını o bir kişiye sorun..."
Yahya Hamurcu
Çok akıcı ve etkilehici. Mesajlar çok hayattan
YanıtlaSilZamanı nasıl israf etiğimi tekrar hatırladım. Tşkler
YanıtlaSilufak değişimlerin büyük dönüşümler getirecektir.❤
YanıtlaSilhayat bizim hayatımız yaptığımız seçimler ve getireceği sonuçlarda....Bizim... bir tane hayatımız var 😉 kalitesini belirlemek kendi elimizde.
YanıtlaSilAnlık mutluluklarla hayatımızı uzun vadede ziyan etmeyelim.Aman ha dikkat😊
Ellerinize sağlık, ne güzel bir yazı.. ☘️
YanıtlaSilÇok güzel bir yazı 😍
YanıtlaSilGüzel bakan ,güzel görür.
YanıtlaSilInsan tercih yapar ve ona gore şekil alir
YanıtlaSilHer tercih ,bi vazgeçiştir
YanıtlaSilVazgeçişlerin hayatını şekillendirir..
küçük değişiklikler büyük sonuçlar..Pratik öneriler, pratik seçimler. Teşekkür ederim
YanıtlaSilSeçimlerimizi bilinçli yapmalıyız.. bu yazı ile bunun önemini daha da anlamış oldum
YanıtlaSilÇok güzel bi yazı...Elinize emeğinize saglik
YanıtlaSilİki hayat arasındaki mesafe çok uzak. Oysa iki hayat arasında seçim çok basit
YanıtlaSilInsanoğlu seçimlerine gore yol alir
YanıtlaSilküçük değişimler nasıl büyük değişikliklere varıyor.. ilham verici. sağolun
YanıtlaSilİnsanı güçlü kılan yaptığı seçimlerin kaliteliymiş meğer.
YanıtlaSilCok motive edici bir yazi, farkindalik olusturdu. Bu guzel paylasim icin tesekkurler
YanıtlaSilKaleminize sağlık çok güzel bir yazı
YanıtlaSilMesele ne kadar basit gördüklerimizin ne kadar büyük şeylere sebep olabildiği.. Basite disipline olmak ümidiyle.
YanıtlaSilYaptığımız küçük seçimlerin aslında ne kadar önemli olduğunu anlatan çok güzel bir yazı
YanıtlaSilteşekkürler
Hayatımızda yaptığımız ufak değişiklikler hayatımızın tüm alanlarını etkiler. Ama olumlu ama olumsuz yönde... Bu etkinin olumlu mu olumsuz mu olacağını ise her an yaptığımız seçimlerimiz belirler.
YanıtlaSilKeşke hep farkında olabilsek...
Çok güzel bir yazı olmuş...
YanıtlaSilDoğru seçimler yapabilmek dileğiyle...
Emeğinize sağlık 🌸
En büyük yanılgımız ben yaparsam en güzelini yaparım değil mi?
YanıtlaSilDoğru rutinlerin alışkanlık haline geldiğini bilmek minik dokunuşlarla sürekliliği oluşturmak ne kadar önemli.. harika bir yazı
Basit gordugumuz seylerin aslinda hayatimizda ne kadar etkisi oldugunu fark ettiren bir yazi olmus. Ellerinize saglik, insani adim atmaya tesvik ediyor.
YanıtlaSilBasit seyleri onemseme vakti o zaman :)
YanıtlaSilHer seçim hayat memat meselesi, ne kadar doğru! 👌🏻
YanıtlaSilhayata er baslamak...
YanıtlaSilZamanı çok kolay israf ettiğimizi anlatan çok güzel bir yazı olmuş.
YanıtlaSilEmeğinize sağlık
Bugünün küçük adımları yarının yeni yollarını dizayn ediyor. Faydalı bir yazı olmuş ALLAH razı olsun
YanıtlaSilBu hayattaki en kıymetli şey zaman. Telafisi olmayan akıp giden ve tutamadığımız …. Seçimlerimizin kıymeti buradan anlaşılıyor.
YanıtlaSilYine farkindaligimi arttirmama yardim eden bir yazi, teşekkürler
YanıtlaSilİnsan seçimlerini yaşat. Basit gibi gördüğümüz ufak seçimler aslımda nre kadar kıymetli. Harika bir yazı emeğinize sağlık
YanıtlaSilSeçimlerin bilinçli yapılması çok önemli teşekkürler güzel yazınız için
YanıtlaSilSonuç odakli olduğumuz için azı küçümsüyoruz maalesef,ama bugün oluşturduğumuz o minik sebepler gelecekte bizi istediğimiz sonuçlara taşıyor
YanıtlaSilAza hürmet etmek. Minik adımlarla toparlanmak.. Kaleminize sağlık
YanıtlaSilBir seçim bir ömür demek bazen... İnsan neyi neden seçtiğini iyi tartmalı!
YanıtlaSilUfak değişimler büyük dönüşümler getirir...
YanıtlaSilAza hürmet edenlerden olabilmek dileğiyle...
Elinize sağlık...
Gerçekten insan tek bir şeyi bile değiştirse hayatı değişiyor. Çok güzel anlatılmış emeğinize sağlık:)
YanıtlaSilKaleminize sağlik. Kazanabilecegimiz ufak ama çok etkili alışkanlıklara örnekler vermeniz çok yol gösterici olmuş. Teşekkürler... :)
YanıtlaSilHer secim bir çok şey sen vazgeçmek demektir. Insan seçtiklerine göre şekillenir.
YanıtlaSilZoru başarmak kolaydan başlıyor motive edici
YanıtlaSilİnsanın hayat kalitesini arttırmak istemesi... Hayatında yolunda gitmeyen şeyleri düzeltmek istemesi... tercihlerimizle ilgili
YanıtlaSilİnsanın hayat kalitesini arttırmak istemesi... Hayatında yolunda gitmeyen şeyleri düzeltmek istemesi... tercihlerimizle ilgili
YanıtlaSilElinize saglik
YanıtlaSilEmeğinize sağlık hocam😊🌸
YanıtlaSilAzı küçümseme ❤️
YanıtlaSilUfak ama istikrarlı adımlar büyük dönüşümler için zemin hazırlar...ihtiyacimiiz olan
YanıtlaSilElinize saglik
YanıtlaSilEmeğinize saglik
YanıtlaSildönüşümler hayatımızda yapacağımız ufacık değişiklikler ile gerçekleşir.
YanıtlaSilEmeğinize saglim
YanıtlaSilEmeğinize sağlık
YanıtlaSilne kadar da bilinçsiz seçimler yaptığımızı gösterdiniz. emeğinize sağlık
YanıtlaSilHer şeyi yapmak isterken hiçbir şey yapamaz hale geliyoruz. Çok güzel stratejiler. Elinize sağlık
YanıtlaSilKüçümsemeyip o küçük adımları atabiliriz umarım
YanıtlaSilElinize saglık
YanıtlaSilEmeğinize sağlıık 🪻 Doğru seçimler ile doğru sonuçlara ulaşabilme dileğiyle...
YanıtlaSilKucuk kucuk adimlarla uzaga gidebilmek gibi... Aslinda bu yontem insanin gonlune de ferahlik veriyor. Yapamadigi dogru seylere yapabildikleriyle yaklasabileceginin umidini veriyor.
YanıtlaSilCok guzel bir yazi olmus. Tesekkurler 😊
Er başlayan yol alır .. Harika
YanıtlaSil“Çünkü bizi bu son satırlara kadar ulaştıran şey ilk satırlarda yaptığımız seçimimizdir.” Her şey her şeyle ne kadar da ilişkili. Yazanların kalemine sağlık…
YanıtlaSilKüçük adımlar sürekli olduğunda küçük değildir.azi küçümseme
YanıtlaSil