Başarının Sırrı

 

Başarının  Sırrı

Bir uzman başarılı insanların ortak özelliklerini araştırmış. Araştırmasının sonuçlarını şu şekilde açıklıyor: “Merak ettim ve başarılı insanların ortak özelliklerini araştırdım. Bu insanların hepsi sabah güne çok erken saatlerde başlıyor. Sabah saat 04:00 de ya da 05:00 de kalkıyorlar. Bir diğer özellikleri hepsinin her gün düzenli olarak kitap okumaya çokça zaman ayırmaları. Bir diğer özellikleri ise hepsinin her gün düzenli olarak en az bir saat spor yapmaları. Bu başarılı insanların bir diğer ortak özellikleri ise hemen hemen hiç sosyal medya kullanmamaları...”

Başarılı insanların ortak özellikleri ve yaşam alışkanlıkları başarının sırrının ipuçlarını veriyor. Hayatta benzer seçimler ve alışkanlıklar benzer sonuçlar meydana getirir. Bu yüzden doğal olarak insanlar başarılı insanların hayatlarını merak ediyorlar. Onlara “Bunu nasıl başardınız?” diye soruyorlar. Fit ve sağlıklı vücudu olan birine nasıl beslendiğini ve nasıl spor yaptığını soruyorlar. Çok zengin olan bir iş adamına ise nasıl bu kadar para kazandığını... 

Zamanı yönetebilmek için öncelikle istekleri yönetebiliyor olmak gerekiyor. 

Başarılı insanların ortak özelliklerinden bazıları da;

• Şüphesiz zamanlarını çok iyi değerlendirmeleri,
• İşlerini doğru bir şekilde öncelik sırasına koymaları, 
• Hedef doğrultusunda küçük adımlarla ve sürekli olarak yol almaları...

Zaman onlar için harcanacak bir şey değil. Kıymeti bilinmesi ve değerlendirilmesi gereken bir imkan...

Seçimler ve vazgeçişler

İnsanlar genellikle hem gece yarılarına kadar film, dizi, video izleyip hem de sabah dinç bir şekilde güne erken başlamak istiyorlar. Ancak hayatta böyle bir denklem yok. Denildiği gibi her seçim bir vazgeçiş. Güne erken başlamak isteyen bir insanın internet ve TV başında geç vakitlere kadar geyik yapma gibi lüksü yok. Öncelikle hayatta neyin önemli ve öncelikli olduğunu iyi belirlemek gerekiyor. Ve bu işler için de bir takım fedakarlıklar yapmak...

Hem onu hem bunu yapmak isteyen insanın ahvali, bir ayağı bir salda diğer ayağı başka bir salda olan birinin denizde yol almaya çalışmasına benziyor. Sonuçta kişi olduğu yerde saymaya başlıyor.

Başarılı insanlar faydalı olmayan işler ile zaman kaybetmiyorlar. Önemli işlerine zaman ayırmak için birçok fedakarlık yapıyorlar. 

Kimsenin sahip olamadığı şeylere sahip olabilmek için; 

• Kimsenin yapamadığı şeyleri yapabiliyor olmak, 
• Herkesin yapabildiği eğlenceleri/tüketimleri, yapmıyor/sakınıyor olmak gerekiyor. 

Başarılı insanlar işte bu fedakarlıkları yapan insanlardan oluşuyor. Örneğin üniversite sınavında başarılı olan öğrenciler misafirlerle oturup çekirdek çitlemiyorlar. Ya da haftanın dört günü dört ayrı dizi izlemiyorlar.

Başarılı olmak için evvela gerçekte başarının ne olduğunu tanımlamak gerek.

Başarı ne değildir?

Başarı soyut bir kavram... Başarıya ulaşılıp ulaşılmadığının anlaşılabilmesi için önce bu kavramı doğru bir şekilde tanımlamaya ihtiyaç var. 

Örneğin;

• Manevi huzuruyla,olgunluğuyla birlikte gelmeyen maddi bir zenginlik, gerçek bir zenginlik midir? 
• Ya da manevi huzura ermenin yolu illaki Hint fakiri olmaktan mı geçer? 
• İnsanı insan yapan erdemlerden taviz verdikten sonra, kariyer basamaklarını tırmanıyor olmak gerçek bir yükseliş midir? 

İnsan kendi hayallerinin peşinden koşarken, çoğu zaman başkalarının dertlerine ve ihtiyaçlarına karşı duyarsızlaşır. Peki ya gerçek başarının yolu insanın başkalarına yardım elini uzatmasından geçiyorsa? Başkasının derdini dert edinenin kendi dertleri hafifliyorsa? O vakit komşusu açken tok uyuyan kimlerdendir?

İnsanın hayatın farklı alanlarında başarıya ulaşabilmesi için önce mevcut durumunu değerlendirmeye ihtiyacı vardır. Mevcut durumunu değerlendirirken kendisine insani değerleri ve erdemleri referans alması gerekir. Bugün, şan, şöhret, para, unvan peşinde koşan insanlık bu değerlerden epey uzaklaşmış görünüyor. Bu değerler ise tozlu raflardaki kitaplarda kalmış ütopik özellikler olarak görülüyor. Hatta daha fenası eskilerin masalları...Sonra da ruhunda bir türlü dolmayan bir boşluk olduğundan dem vuruyor insan...

İnsan bir serabı kovalarcasına başarının peşinden koşuyor. Ancak vardığı her noktada hayal kırıklıkları ve tatminsizliği biraz daha artıyor. Gerçek başarı ise serapları yakalamak değil çölü geçmek. Ve o çölü geçerken tüm erdemleriyle gerçekten insan olabilmek...

İnsana cennet verilmiş,  verilmiş de... İnsan yine de sonsuz huzura ve tatmine erememiş. Hangi dünya malı, hangi dünya zenginliği cennet köşkleri ile yarışabilir ki? Hangi güzel kadın saklı inci tanesi olan hurilerle? Cennet verilmesine rağmen insan Rabbinin selamını aramış her yerde. Ruhu sonsuz huzura ancak O'nun selamını aldıktan sonra kavuşabilmiş. Ruh her peşinden koştuğu hayalde, her uğruna ter döktüğü hedefte, her ulaşmak istediği noktada, farkında bile olmadan aslında hep o selamı aramış. Vicdan o selamı almaya yakın mıyız uzak mıyız onun sinyallerini verir bize. Ama maalesef bugün pek çoğumuzun vicdanı sessize alınmış...

O halde nedir gerçek başarı? Biz çölde miyiz, serapta mıyız? Ve vicdan mekanizması bu işin neresindedir?

                                                     Deneyimsel Tasarım Öğretisi Nedir?

Kim Kimdir Nedir?

İlişkilerde Ustalık Nedir?

Başarı Psikolojisi Nedir?

&

İnsanoğlu var olduğundan beri amacı hiç değişmemiştir.

Mutlu olmak, başarı olmak ve iyi ilişkiler kurmak…

  Deneyimsel Tasarım Öğretisi seminerlerinden;

“Kim Kimdir”,” İlişkilerde Ustalık” ve “Başarı Psikolojisi” sinde paylaşılan bilgiler,  kişiyi dününe göre daha mutlu ve başarılı yapar.  Seminer konuları; tüm zamanlar, tüm konular ve tüm insanlar için geçerlidir.

"Milyarlarca insan içinde bir kişinin ne önemi olabilir ki? Bunun cevabını o bir kişiye sorun..." 

Yahya Hamurcu