Her Şer(y)’de Bir Hayır Vardır

Her Şer(y)’de Bir Hayır Vardır 

Bir yıl boyunca çok çalıştığı, çok sıkı hazırlandığı sınavından, beklediğinden çok düşük puan alıp hedeflediği bölüme giremediğinde...
Tıp okumayı hayal ederken kendisini Fen Edebiyat fakültesinde bulduğunda...
Nişan alışverişi yaparken tartıştığı görümcesi sebebiyle nişan planları bozulduğunda... 
Annesinin hastalığı sebebiyle 1 yıl ertelemek zorunda kaldığı hayallerine… 

Üzülür, üzülür, üzülür insan...

Bu hayatta her olayın  görünen ve görünmeyen yüzü vardır. Bazen olayların perde arkası,  dışarıdan görünenden çok farklı olabilir. Aslında o perdenin arkasında bambaşka bir sahne, bir kavşak, onu bekliyor olabilir. O yüzdendir ki insan bazen iyiyi kötü zannedip, iyiden kaçar. Bazen ise kötüyü iyi zannedip, kötünün peşinden koşar. Kendisi için gerçekten hayırlı olanın ne olduğunu ise insan büyük resmi gördüğü zaman idrak eder. 

O büyük resmi nasıl görür insan? Görebilseydi eğer, seçimleri nasıl değişirdi?

Hayat insana ihtiyacı olanı verir ...

Hayat insanın karşısına her zaman istediklerini çıkarmaz. Karşılaştığımız durumlar, yaşadığımız olaylar ya da insanlar her zaman hoşumuza gitmeyebilir.  Hatta hiç istemediği, planlamadığı durumlara bile düşer insan... Ancak hayat, her daim ona tam da ihtiyacı olanı verir. Bugünkü şartlarında, bugünkü isteklerine göre onu  rahatsız eden, üzen bir olay ya da anlaşmakta zorlandığı bir insan; yarını için şifası olabilir. 

• Tıpkı bir doktorun hastasına reçete ettiği bir ilacın tadının acı olması... 
• Yaptığı enjeksiyonun can acıtması... 
• Karar verilen bir ameliyatın bugün çok korkunç görünmesi gibi...

Hayatın içinde yaşananlar da insana acı verebilir, gözünü korkutabilir. Oysa nasıl ki doktorun amacı hastasına acı çektirmek değil onu iyileştirmek ise... Hayat da insana her daim tam da ihtiyacını vererek onu iyileştirmeye ve geliştirmeye çalışır. Ama insan bilmez, aslında şifası; uğruna çok çalıştığı sınavda, soruları kaydırıp tıp fakültesine değil Fen Edebiyat fakültesine girmektir. Kim bilir belki de hayat geleceğin başarılı bir yazarını tıp fakültesinde  harcamak istememiştir. Ya da belki bozulan bir nişan kıyılan bin nikahtan da daha hayırlıdır onun için.

“Annem bana istediğim oyuncağı almıyor!” diyerek oyuncakçının önünde ağlayan bir çocuk gibi... İnsan olaylara sığ bir bakış açısı ile bakar ise büyük resmi göremez. O gün ona “Hayır” denilmesinin, uzun vadede kendisini olgunlaştırdığını ve hatta mutlu ettiğini bilemez. Hayatın insana kendisinin istediği oyuncakları vermeyerek; aslında ona oyun oynama becerisi kazandırdığını fark etmez. Çünkü nice oyunlar nice oyuncaklardan daha keyiflidir. 

Sahip olduğu nice imkanlar, başına gelmeyen nice aksiliklerden, kazalardan, kayıplardan daha kıymetlidir. 

Hayat insana her daim istediklerini vermez. Ama her daim tam da ihtiyacı olanı verir. Amaç insanın öğrenmesi gerekenleri öğrenmesi, çıkarması gereken dersleri çıkarması ve olgunlaşmasıdır. Keza bilenler için hayat ölene kadar mezun olunamayan bir okuldur. Her gün, her saat, her an gelişim, değişim ve dönüşüm için bir fırsattır. Tabi hayata bu gözle bakabilene ve doğru tepkileri verebilene...

İnsan sebebini oluşturur sonuç ise kontrolünün dışındadır.

İnsan bir  hedefi için çok çalışıp çok emek verebilir. Ve buna rağmen sonuç beklediği gibi olmayabilir. Keza sonuçlar insanın  kontrolünde değildir. Eskilerin dediği gibi “Tedbir kuldan takdir ALLAH tandır.” İnsana düşen hayalleri, hedefleri yolunda en güzel şekilde sebeplerini oluşturmaktır. Öte yandan meziyet sonuçları kabul edip yola devam edebilmektir. 

Bu kabulleniş şu idraktan meydana gelir:

"Olumsuz gibi görünse de aslında sonuç her zaman insanın lehinedir. Çünkü hayat ona tam da ihtiyacı olanı, yani şifasını verir. İnsanı yıpratan ve mutsuz eden şey yanlış yerde kontrolü elden bırakıp, yanlış yerde kontrolü ele almaya çalışmasıdır."

Sonuçları kabul edip azim ve sabırla yola devam eden insan nasıldır? O arabayı icat eden mesela... Kaç kez denedi kaç kez başarısız oldu? Hayatta mutlu ve başarılı olmanın sırrı insanın nerede çalışıp didineceğini ve nerede kontrol etmeyi bırakıp teslim olacağını, uyumlanması gerektiğini ayırt etmesinde gizli.

İnsan bazen yaşadığı olumsuzluklar sayesinde güçlenir. Kimi zaman “iyi ki o zorluğu yaşadım olgunlaşmama sebep oldu” der.

Bazen de olmasını istediği şeyler olmayıp daha iyisiyle karşılaştığında “iyi ki de olmamış” der…

İşte, hayatta her zaman istediklerimiz olmaz iyi ki de...

Peki bu olumsuz zannettiklerimizle karşılaştığımızda ne diyelim?

Ustanın çırağına söylediği gibi;

“Çay koy; yeniden başlıyoruz...”

Deneyimsel Tasarım Öğretisi Nedir?

Kim Kimdir Nedir?

İlişkilerde Ustalık Nedir?

Başarı Psikolojisi Nedir?

&

İnsanoğlu var olduğundan beri amacı hiç değişmemiştir.

Mutlu olmak, başarı olmak ve iyi ilişkiler kurmak…

  Deneyimsel Tasarım Öğretisi seminerlerinden;

“Kim Kimdir”,” İlişkilerde Ustalık” ve “Başarı Psikolojisi” sinde paylaşılan bilgiler,  kişiyi dününe göre daha mutlu ve başarılı yapar.  Seminer konuları; tüm zamanlar, tüm konular ve tüm insanlar için geçerlidir.

"Milyarlarca insan içinde bir kişinin ne önemi olabilir ki? Bunun cevabını o bir kişiye sorun..." 

Yahya Hamurcu