Cumartesi Balıkları...

Yasak olmasaydı, insan yine de yaklaşır mıydı?

İnsan yasak olduğunu bilse bile, neden o davranışı yapar?

İstekleri ile çatıştığı için mi?

Çıkarına ters geldiği için mi?

Cumartesi günleri balık avlamanın yasak olduğu günlerde, insanlar benzer bir şekilde, yasak günlerde avlanmaya çalışırdı.

Yasak günlerdede balıklar sürüler halinde hep su yüzeyine yakın ve görünerek insanların adeta dikkatini dağıtırdı..

Bu durum insanların emin oldukları bir şeyde bile kararsızlığa düşmesine sebebiyet veriyordu..

Bir kereden ne olur düşüncesiyle, insanı tuzağa çekiyordu..

İnsan ise bir anlık karar ile o yasağı delmeye çok meyilliydi..

Ama onu cezbeden balıklar ise çok masum görünen birer figür gibiydi sanki..

İnsan yasak birşeye de meyil ederken, tıpkı balıklarda olan heyecanı gibi davranıyor..

Peki insanın bir yanlışı anlaması için sonuna kadar o olayı yaşaması mı gerekir?

·    İnsan bi anda yalan söylemedi, yaşadığı sonları başta görmedi..

·    İnsan bi anda kovulmadı, önce yakınlaştırıldı..

·    Yaklaşınca, vardırıldı.. Cumartesi balıkları gibi....

Tıpkı Cumartesi balıkları gibi yaklaştırılır ve vardırılırız.

Deniz kıyısındaki o kasaba, sadece balık avlamakla değil, yaşamın tüm karmaşıklığıyla da karşı karşıyaydı. Cumartesi günleri balık avlamak yasaktı, bu bir gerçekti. Ancak asıl önemli olan, bu yasağa verilen tepkiydi.

Bazıları, yasağı hileyle delmenin yolunu buldu. Kurnazca  kurgulanmış planlarla, cumartesi günleri balık avlamak için fırsatlar ürettiler. Ancak bu yolla elde ettikleri kazanç, onlara ne sağladı ?

Diğerleri ise, yasağı çiğnememeyi tercih etti. Cumartesi günleri sessiz sedasız yaşamlarında anlık sıkıntıyı göze aldılar.

Bu tepki onlara ne sağladı ?

Hayatta karşılaştığımız her olay, kendiliğinden ne iyi ne de kötüdür. İşte bu noktada, verdiğimiz tepkilerin önemi ortaya çıkar. Önemli olan, hayatın bize sunduğu her olaya nasıl tepki verdiğimizdir. Eğer olaylara gerçek, doğru tutum sergilersek, hayatımızı daha olumlu bir yöne çevirebiliriz. Ancak sahte, yanlış tepkilerle yaklaşırsak, kendimize ve çevremize zarar veririz.

Deniz kıyısındaki o kasaba halkı benzer bir sınavla karşı karşıya kaldı. Cumartesi  günleri balık avlamak yasaklanmıştı. Ancak bu yasak, sadece bir kuralın çiğnenmesiyle değil, verilen tepkilerin sonuçlarınıda belirliyor..

Sonuç olarak, hayatımızın kalitesi verdiğimiz tepkilere bağlıdır. İyi ve gerçek tepkilerle karşılaştığımız olayları dönüştürebiliriz. Ancak kötü ve sahte tepkilerle karşılaştığımızda, kendimizi ve çevremizi olumsuz etkileriz. Bu nedenle, her zaman yasalara uyumlu hareket etmek bizi iyiye taşır .

İnsanlar yasaklara meydan okumadan önce, neyi neden yaptığını bilen bir ana sebebi bulmadığından hep sorun yaşar. Bu dengenin önemi de yasaklar ihlal edildikten sonra anlaşılır.

Birşeye yaklaştığımızda ise artık hayır deme şansımız olmuyor..

Deneyimsel Tasarım Öğretisi Nedir?

Kim Kimdir Nedir?

İlişkilerde Ustalık Nedir?

Başarı Psikolojisi Nedir?

&

İnsanoğlu var olduğundan beri amacı hiç değişmemiştir.

Mutlu olmak, başarı olmak ve iyi ilişkiler kurmak…

  Deneyimsel Tasarım Öğretisi seminerlerinden;

“Kim Kimdir”,” İlişkilerde Ustalık” ve “Başarı Psikolojisi” sinde paylaşılan bilgiler,  kişiyi dününe göre daha mutlu ve başarılı yapar.  Seminer konuları; tüm zamanlar, tüm konular ve tüm insanlar için geçerlidir.

 

"Milyarlarca insan içinde bir kişinin ne önemi olabilir ki? Bunun cevabını o bir kişiye sorun..." 

Yahya Hamurcu