AŞK MI SEVGİ Mİ?

Aşk mı Sevgi mi?

 

Aşk ve sevgi sıkça duyduğumuz kavramlar… Genellikle iki kavramın aynı anlama geldiği zannedilir. Aşk nedir? Sevgi nedir?

Ne olarak biliriz? Peki gerçekte nedir?

Aşkı tarif edin desek, çok çeşitli tarifler yapılır. Derin ve yoğun bir duygu seli… Romantik bir boyut… duygusal ve fiziksel bir çekim…Kalp atışlarının hızlanması… Heyecan, coşku… Yoğun bir arzu ve tutku…

Aşk ve sevgi kavramları genellikle yakın gibi görünse de aralarında belirli farklılıklar bulunur.

İnsanlar sevgi hakkında geniş bir yelpazede düşüncelere sahiptir. Bu düşünceleri kişisel deneyimlere, kültürel ortamlara ve yaşam tarzlarına bağlı olarak değişebilir.


İnsanların yaşamları ve düşünce tarzları farklıdır, bu nedenle sevgi ve aşk hakkında herkesin benzersiz bir bakış açısı vardır.

 

"Aşk mı, yoksa sevgi mi? Aralarındaki ince çizgiyi keşfetmek, ayırt etmek için gerçek ölçüye birlikte bakalım mı?"

 

Aşk: Aşırı beğendiğim kişinin beni aşırı beğenmesini istemektir.

Adı üstünde aşırılıkta olan bir durum, aşkta bağımlılık vardır.

 

Onsuz yapamıyorum, nefes bile alamıyorum … aşkta hırsın varlığı duygusal bir saplantıdır. Bu saplantı, kişinin kendi duygularının aşırı yoğunluğu ve bencilliğiyle ilgilidir. Kişi, karşıdakini kendi sevgisiyle "süründürmek" veya "üzmek" isteyebilir, çünkü kendi duygusal tatminini ve isteklerini karşılamak için karşıdakini manipüle etme eğilimindedir. Bu durumda, aşkın sağlıklı ve dengeli bir şekilde yaşanmadığı, bunun yerine kişinin kendi egosunu tatmin etmeye odaklandığı belirtilir.




Sevgi: Beğenilme hissidir.

Sevgi de güven, sadakat, bağlılık vardır.

Karşıdakine bağımlı değildir, o insan olmadan da yaşayabilirim, vazgeçebilirim, vazgeçmeyip bu ilişkiyi seçiyorum diyorsa sevgidir.

 

Sevgi derin bir bağlılık ve fedakarlıkla beslenir. Sevgi, karşılıklı anlayış ve saygıyla beslenen bir ilişkinin temelini oluşturur. Bir ilişkinin temelinde, sevginin devam etmesi için her iki tarafın da birbirinin ihtiyaçlarını anlaması ve karşılamaya çalışması yatar.

 

İlişkide her iki tarafın da katkıda bulunması, birbirlerine destek olmaları, anlayış göstermeleri ve ortak çabalarla ilişki güçlenir.




İlişkide iki tür suskunluk vardır…

 

Birinci konuşmayan,

Eleştiriyi bırakır çünkü karşıdakinin değişeceğinden ümidini kesmiştir. Bu insan artık konuşmak tartışmak da istemez,

İkinci konuşmayan artık sizden emin olmuş gerçekten zihnen öven, kalben seven kişi artık konuşmaz. Bu konuşulacak bir şey değildir. Çünkü muğlaklıktan çıktı. Bir şeyin konuşulabilmesi için muğlaklık olması lazım. Dolayısı ile siz insanların meselesini kapatıp, insanların size bakışından sevdiğini hissediyorsanız, mimiğinden keyif aldığını hissediyorsanız ve konuşulmuyorsa siz; sevgi ile ilgili meseleyi halletmiş oluyorsunuz. Gündemden çıkmış mı!... Halletmiş işi demek ki …

 

Şimdi ilişkilerimize bakalım mı?

Gündemimizden çıkmış mı?

Hangi konuşmayansınız?



Deneyimsel Tasarım Öğretisi Nedir?

Kim Kimdir Nedir?

İlişkilerde Ustalık Nedir?

Başarı Psikolojisi Nedir?

&

İnsanoğlu var olduğundan beri amacı hiç değişmemiştir.

Mutlu olmak, başarı olmak ve iyi ilişkiler kurmak…

  Deneyimsel Tasarım Öğretisi seminerlerinden;

Kim Kimdir”,” İlişkilerde Ustalık” ve Başarı Psikolojisi” sinde paylaşılan bilgiler,  kişiyi dününe göre daha mutlu ve başarılı yapar.  Seminer konuları; tüm zamanlar, tüm konular ve tüm insanlar için geçerlidir.

 

"Milyarlarca insan içinde bir kişinin ne önemi olabilir ki? Bunun cevabını o bir kişiye sorun..." 

Yahya Hamurcu

Yorumlar

  1. Sevgiyi seçiyorum :)

    YanıtlaSil
  2. Gündeminden çıkması ne güzel bir detay

    YanıtlaSil
  3. Çok güzel olmuş 👏👏

    YanıtlaSil
  4. İlislide iki suskunluk vardır..
    Guzel bir detay yakalanmış.👏

    YanıtlaSil
  5. Konuşmadan anlamak ve anlaşılabilmek çok büyük bir konfor olması gerek
    Emeğinize sağlık güzel bir yazı 🌸

    YanıtlaSil
  6. Bağımlılıkta adaletten de faydadan da bahsedilemez.. Kaleminize sağlık

    YanıtlaSil
  7. Kesinlikle sevgi derdim... Sevgide sadakat, bağlılık ve huzur var...

    YanıtlaSil

Yorum Gönder