Her şey çiftler halinde ve birbirine muhtaç olarak yaratılmış. Ne kadar muhtacım ve ne kadar ihtiyaç karşılıyorum? Bütün öykü buradan başlıyor aslında…
Hiçbir şey başıboş bırakılmamış. Tamiratı, bakımı, besini
bütün ihtiyaçları bir şekilde karşılanmaya ve düzenin korunmasına yönelik
sistemli bir döngü kurulmuş. Bu döngü sırasında oluşan fazlalıklardan, ihtiyaç
dışı her şeyden kurtulmak için bir arınma süreci verilmiştir. Arınma; fazlalıklardan
kurtulma, temizlenme, rahatlama demektir. Bir bakıma hafiflemedir, özüne dönmedir.
Bitkiler ve hayvanlarda bu arınma ve tamirat,
mevsim değişiklikleri ile sağlanıyor. Güneş ışığından faydalanma oranlarına ve
hareket kabiliyetlerine göre de farklılık gösteriyor.
Bize görünen kısmında; ağaçlar çiçek açtı, yapraklar tomurcuklandı, kar yağdı, yağmurlar yağmaya başladı. Rüzgârlar sert esmeye başladı, meyveler olgunlaştı, meyveler bitti, yapraklar döküldü, ağaçlar çıplak kaldı, hayvanlar kış uykusuna yattı, kuşlar göç etti diye mevsimleri gözlemleriz. Ama görünmeyen kısmında mevsim değişiklikleri, yeryüzünü bütünüyle canlı tutmaya yönelik arınma, temizlenme, özüne dönme ve koruma hareketleridir. Bazen bir dinlenme, bazen zehirlerden kurtulma, faydayı dışarı verme ya da zarardan korunma, bütünüyle bir amaca hizmet için düşünülmüş mükemmel bir sistem var.
Peki bu sistemde insan için uygun arınma mevsimi hangisidir?
İnsan kendi
seçimleriyle zehirlendiği için, kendi seçimleriyle de arınma
başlatabilmektedir.
Yıllık bakım, onarım, dönüşüm, temizlenme,
arınma mevsimi nedir? İnsanlar için ‘Üç Aylar’ dediğimiz; Recep, Şaban, Ramazan
ayından oluşan bedenen ve ruhen arınma mevsimi olan üç aylardır…
Çabuk kirlenen ama doğru davranış ve
sakınmalarla çabuk temizlenebilen insan için bu mevsim çok büyük bir fırsattır.
İçinde bulunan bazı geceler de vardır ki, artı puanlarla doludur. Bir doğruya on katıyla ödül kazandıran,
bağışlanmanın bol olduğu bu geceler insanın kaçırmaması gereken bonus
puanlardır. Bu mevsimde diğerlerinden fazla yapılan bütün doğrular
aynı zamanda insanı yanlıştan
da uzaklaştırır. Bu mevsimde sakınılan bütün yanlışlar da insanı doğruya
yaklaştırır.
Peki bu mevsimden insan nasıl kazançlı çıkabilir?
Üç Aylar, diğer mevsimlerden farklı bir
mevsim olduğuna göre, farklı bir şeyler de yapmayı gerektirir. Oruç tutmak, açlık yaşamak bedeni
zehirlerden arındırır. Bu açlık, yemekten içmekten uzak durmak olduğu kadar
zihinsel olarak da arınmayı gerektirir. Kötülüklerden sakınmak, iyilikleri
çoğaltmak… Bunun için de kendi
dönüşümümüze yönelik yapabileceğimiz küçük şeyleri küçümsemeden hareketi
başlatmak bizi büyük ödüle ulaştıracak hareketlerdir. Yardımlaşma, ihtiyaç
karşılama, infak etme insanın kalbini güçlendiren bir tedavidir. Evimizde,
dolaplarımızda, bedenimizde, zihnimizde büyük sadeleşme başlatma ihtiyaç
fazlası her şeyden kurtulmak hafiflemektir. Yıllık arınma sürecine girdiğimiz
şu günlerde zehirlerinden arınmak için sen neler yapıyorsun?
Zehirlerden kurtulmadan hayattan ne kadar keyif
alabilirsin?
Keyif almadığın hayatta ne kadar var olmak istersin?
Varlığın kendine bile yük olması mı yoksa hem kendine hem
de başkalarına şifa olmak mı?
Deneyimsel Öğreti, hep yük alan olmayı tavsiye eder...
O zaman kendi yükümüzü hafifletip, başkalarına da şifa
olmaya ne dersin?
Deneyimsel Tasarım Öğretisi; insanın gerçek amacını amaç edinmiştir.
Doğru karar alabilmek, doğru seçimler yapabilmek için insanı açık bir bilince yönlendirir. Problemlerin gerçek çözümlerine yönelik stratejiler verir.
"Kim Kimdir" ile başlayan, "İlişkilerde Ustalık" ve "Başarı Psikolojisi" ile devam eden programları insanların kendi dünlerine göre daha mutlu ve daha başarılı olmalarına katkı sağlar
Yorumlar
Yorum Gönder